Osmanlı Da Harem Hayatı

Zira fâtih devrinde devlet idaresi devşirmelerin eline geçtiği gibi haremde de böyle olmuştur.

Osmanlı da harem hayatı. 1 padişahın özel yaşamını sürdürdüğü ve eş bulduğu yerdi. Bu konulardan bir tanesi de televizyon dizisi olarak gösterilen muhteşem yüzyıl dizisidir. Evet türkler de diğer müslüman halklar gibi birden fazla kadın almayı tabii bulurlar. 2 harem bir okul görevi görürdü.

Günümüzde pek çok gazetecinin sanatçının ve televizyoncuların kendi ilgi alanına girmeyen konularda topluma bilgi sunmaya çalıştığını şaşkınlıkla görüyoruz. Dolmabahçe sarayı na düzenlenen osmanlı da harem hayatı başlıklı konferansta konuşan akgündüz harem hayatıyla ilgili ciddi kitapların cumhuriyet döneminde kaleme alındığını belirterek batılıların 1920 li yıllardan sonra osmanlı daki harem konusunda kitap yazmak için adeta yarıştıklarını ifade etti. Harem 1299 yılından 1923 yılına kadar osmanlı imparatorluğu bünyesinde bulunmuştur 1923 sonrası malum. şöyle ki homoseksüelliğin batı daki cezası yakarak öldürmeyken osmanlı da ilk defa eşcinsel ilişkide bulunan değnek ve para cezasına alışkanlık haline getirenler de sürgün ve kürek cezasına çarptırılıyor.

Osmanlı da harem in kapalı kapıları ardındaki görkemli hayat harem de yaşayanlar geride yaşadıklarını sözlü ya da yazılı olarak bırakmamışlar. Bu makalede osmanlı da harem ve harem hayatı hakkında bilgiler yer almaktadır. Osmanlı nın homoseksüelliğe hoşgörüyle yaklaştığı kanunlarından da belli oluyor. Harem içerisinde padişahın eşlerini kadın köleleri hadım olmuş köleleri ve cariyeleri bulunduruluyordu köleler ak köle ve siyah köle olmak üzere ikiye ayrılıyordu.

Osmanlı da harem hayatı deyince padişah kızı sultanları unutmamak gerekir. Fakat günümüzde harem hayatı ne yazık ki tam manasıyla bilinmiyor. Osmanlı saraylarında haremin iki temel işlevi vardı. O gece esmeri sarışını uzunu kısası zayıfı tombulu hangi kadını canı çekerse koynuna alırdı.

Osmanlı padişahlarının kızlarına genel olarak sultan denilir bu unvan isimlerinden sonra kullanılırdı. Dolayısıyla da haremi anlatan eserler çoğunlukla osmanlıları anlatan avrupalı gözlemciler tarafından yazılmıştır. Ancak haremdeki cariyelerin sayıca artması fatih döneminden itibaren başlar. Avrupa da kölesine okuma yazma öğretenler çeşitli cezalara mahkûm edilip bazen de öldürülürken osmanlı da.